top of page
Search

BİR DEVRİMİN MODAYA VE KADINA ETKİSİ:1979 ÖNCESİ VE SONRASI İRAN

  • retropol
  • Apr 22, 2019
  • 2 min read

Updated: Jun 28, 2023

Tarih boyunca moda ve kıyafet varolmuş ve değişen ideolojiler ile rejimlere ayak uydurmaya devam etmiştir. İnsanlar, baskıcı yönetimlere baş kaldırmak için kıyafetleri kullanmıştır. Ekonomik buhranlarda ve savaş dönemlerinde ucuz kumaş ile koyu renkleri tercih ederken liberalleşmeyle birlikte daha renkli, geleneksel tarzın dışına çıkarak özgür bir giyimi tercih etmişti.

Bizde bugün yakın tarihten, yanıbaşımızdaki bir ülkenin; İran’ın rejim değişikliğinin modaya etkisini işliyoruz.




1925 ile 1979 yılları arasında Şah yönetimi atındaki İran, adım adım modernleşmekte ve gelişmekteydi. Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü takdir eden Şah, ülkesini Türkiye gibi geliştirmek istemekte ve batıya yaklaştırmaya çalışmaktaydı. Bu dönemde İran kadınları erkeklerle hemen hemen eşit haklara sahipti. Birçoğu üniversite eğitimi alırken kıyafet özgürlüğüne de sahipti.


1930 yılında Şah, İran’a başörtü yasağı getirmiş ve artık 1970’li yıllara gelindiğinde başörtü neredeyse unutulmuştu.

Gnümüzün aksine kadınlar ve erkekler birlikte vakit geçirebiliyor, özgürce sokaklarda eğlenebiliyorlardı.


Yine de halkın nispeten özgür olması ülke içindeki problemleri çözmüyordu. Onca tutuklanma, işkence ve şiddetli eylemlerle geçen günlerin ardından tarihler 11 Şubat 1979’u gösterdiğinde ülkede İslam Devrimi resmi olarak gerçekleşmişti.



Devrim ile önceden yaşanan problemlerin üstüne bir de yeni dini kısıtlamalar getirildi. Alkol kullanmak, bar, konser, parti gibi eğlenceler yasaklanmış, hemen hemen her şey şeriat kanunlarına göre düzenlenmişti.


Tabi ki devrim, en çok kadınları vurdu. Irk ve din fark etmeksizin başörtü zorunluluğu getirilmiş, kadınların toplum içinde dikkat çekici davranışlar sergilemesi yasaklanmıştı. Hemen hemen her alanda haremlik ve selamlık diye bölümler oluşturuldu. Kadın ve erkeğin yan yana bulunması olabildiğince engellendi.


Kadınların dikkat çekmemesi için siyah kıyafet giymesi ve vücut hatlarının kesinlikle belli olmaması gerekiyordu. Bu yasakla birlikte İran'da kadın modası da iç giyim ve dış giyim olarak ikiye bölündü.


Sokaklarda kendilerini dilediğince ifade edemeyen kadınlar, evlerinde, aile ortamında ya da hükümetten ve polislerden gizli düzenlenen ev partilerinde kendi istedikleri gibi giyiniyordu. Küçük kaçamaklar kadınları dışarıdaki baskıdan biraz olsun kurtarıyordu.


Günümüzde bu yasaklar biraz olsun hafifletilmiş olsa da kısıtlamalar hala devam etmekte ve baskılar en çok İran Kadınlarının omuzlarına yüklenmektedir. Yine de İran Kadınları, dimdik durarak kendilerini istedikleri gibi ifade etmeye çabalamakta direniyor.





 
 
 

Comentarios


RETROPOL

bottom of page